Dijital “Mobil” Dönüşüm Nedir?
Son on yıldır özellikle bilgi teknolojileri ve ekonomi söz konusu olduğunda sıkça duyduğumuz bir kavram var “Dijital Dönüşüm”! Dijital dönüşüm, bilgi teknolojilerinin yoğun kullanımı ile iş süreçlerinin ve bilgilerin hızla, para ve zaman tasarrufu sağlayarak dijital (elektronik) ortama taşınması, olarak tanımlanıyor.
Aslına bakarsanız dijital dönüşümü en doğru tanımlayan yaklaşım, zamanla değişen toplumsal ve yaşamsal ihtiyaçlara hızlı ve kalıcı çözümler yaratabilmek için teknolojinin aktif kullanımı. Dönüşüm, dijitalleşen dünyanın hızını ve kolaylığını yaşamın her alanına taşıdığı gibi, iş süreçlerimizi ve iş yaşamımızı da doğrudan etkiliyor. Ticaretin, üretimin, alışverişin şekli e-ticarete kayıyor. Geleneksel pazarlama günden güne yerini dijital pazarlamaya bırakıyor.
Özellikle pandemi süreci ve sonrasındaki dönüşen yaşantılarımız bize dijitale dönüşmenin yanında mekandan da bağımsız olabilme ihtiyacını getirdi. Bu ihtiyaç iş süreçlerimizi neredeyse tamamen mobil ve online bir yapıda alternatifleme zorunluluğuyla birlikte geldi. Son yıllarda mobil teknolojiler ve mobil yazılım alanındaki gelişmeler artan hızına bu son etkilerle birlikte hız kattı ve mobil uygulama piyasası hem global ölçekte hem de Türkiye ölçeğinde yükselişe geçti.
Bu da yaşamımıza bizim deyimimizle Dijital “Mobil” Dönüşüm kavramını getirdi. Artık firmalar için yalnızca yüzünü dijitale dönmek yetmiyor, buna bir de mobil teknolojileri ve mobil teknolojilerin tamamlayıcısı olan yapay zeka, bulut teknolojileri, VR/AR gibi geleceğin teknolojilerini de entegre etmek gerekiyor.
Tam bu aşamada Türkiye pazarında Mobil Uygulama Ekonomisinin durumuna AppAnnie istatistik ekibinin yakın zamanda yayınladığı rapor üzerinden alıntılarla bir bakmak gerek:
- Türkiye’de akıllı telefon pazarın gün geçtikçe büyüyor ve mobil uygulama pazarının gelişimini de pozitif etkiliyor. 2018 raporlarında Türkiye global ölçekte mobil uygulama Pazar sıralamasında 8. Sırada yer alırken, son iki yılda Pazar payını artırarak konumunu sağlamlaştırdı.
- Son bir yılda Türkiye’de uygulama içerisinde zaman geçirme süresi bir önceki yıla göre %10 civarında artış gösterdi.
- Türkiye pazarındaki mobil uygulama kullanıcılarının uygulama segment tercihlerine bakıldığında sosyal platformlar, iletişim ve mobil oyunlar liderliği ele geçiriyor. Bunu yeme-içme, alışveriş, sağlık, spor takip ediyor. Ayrıca pandemi sürecindeki verilere bakıldığında iş ağları, video iletişim, eğitim, bankacılık alanlarındaki mobil uygulamalar da yükseliş gösteriyor.
- Sektörler bazında değerlendirildiğinde Pazar payını artıran en önemli segmentler, telekomünikasyon, eğlence, bankacılık, perakende ve oyun alanları.
Peki bizi Mobil Dönüşüm çağında gelecekte neler bekliyor?
Artan Pazar payları geleceğe dair ipucu verse ve Türkiye’nin hızlı gelişimi göz doldursa da mobil uygulama geliştirme, süreç yönetimi ve mobil uygulama kullanıcı pazarı açısından Türkiye halen yolun başında. Nicelikten çok niteliğe odaklanılan, hızla ve maddi kaygılarla piyasaya sürülmüş uygulamalar yerine, ince işçilikle iyi planlanmış ve sürdürülebilir mobil uygulamalarla sektörü zenginleştiren bir yaklaşıma geçilmesi gerekiyor. Hem geliştiriciler hem de kullanıcılar yönünden bakıldığında potansiyel sahibi olan pazarda, kurumların mobil uygulama alanına yatırımlarını artırması daha nitelikli ve pazarda etkileşim yaratan ürünlerin ortaya çıkmasını sağlayacak.
Bir mobil uygulama fikriniz varsa, bunu profesyonel danışmanlıkla başlatan, projelendirme, uygulama, sürdürülebilir süreç yönetimi, raporlama ve güncelleme ile devam ettiren bir ekiple çalışmalısınız.
Mobil uygulama pazarında ve uygulama marketlerinde nitelikli bir proje ile yer almak için AppLogist ekibiyle iletişime geçebilirsiniz.